Ayrımcı tavır kabul edilemez

Recep ÇALIŞKAN/YENİGÜN ÖZEL - Sağlık Bakanlığı’nın e-Reçetem Sistemi’ne İngilizce, Arapça, Rusça, Fransızca ve Almanca dillerini eklerken Kürtçe'ye yer verilmemesi birçok kesimin tepkisine neden oldu.

Konu Meclis gündemine taşımasının yanı sıra Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya yönelik ayrımcılık, görevi kötüye kullanma gibi birçok konu hakkında suç duyurusunda bulunuldu. E-Reçete uygulamasında Kürtçeye yer verilmemesini Yenigün’e değerlendiren Diyarbakırlılar, Kürtçeye yönelik bu ayrımcı tavrın kabul edilemez olduğunu aktardı.

ALMANYA'DA KÜRTÇE HİZMET ALIYORUM

Yaz tatili için memleketi Diyarbakır’a gelen Gıyasettin Kara, Almanya’da yaşamasına rağmen Kürtçe hizmet aldığını söyledi. Beş farklı dilde bu hizmetin verilecek olmasına rağmen Kürtçenin olmamasına tepki veren, Kara “Kürtçeye karşı böyle bir tavrı kabul etmiyoruz. Bakanlığında bu konuda bir düzenleme yürütmesi gerekir. Anadilde hizmet verilmemesi aynı zamanda Türkiye’de Kürt meselesine nasıl bakıldığının bir işaretidir. Ben Almanya’da yaşayan bir Diyarbakırlıyım orada Kürtçe hizmet alabilirken kendi vatanımda bu olmuyor. Türkiye’yi, Diyarbakır’ı çok seviyorum fakat bu dil meselesini anlamlandıramadım. Diyarbakır’da Türkçe bilmeyen binlerce insan varken bu uygulamaya geçilmesini anlamlandıramadım” dedi.

‘BAKAN KOCA BİR KÜRT OLARAK BU SORUNU ÇÖZMELİ’
Bu uygulamayla Türkiye’de kullanılan dillerin yok sayıldığını belirten Mehmet Kara’da, Sağlık Bakan Fahrettin Koca bir Kürt olarak önceliği bu sorunu çözmesi gerektiğini belirterek, “Şu an ben ve ailem evde Kürtçe konuşup anlaşıyoruz, Anadilimizi unutmak, asimile olmak istemiyoruz. Ben Kürt olmama rağmen bunu dışarıda yansıtamıyoruz. Bugün her yer Arapça tabela ile dolu fakat Kürtçe bir tabela yok. Nedenini bilemiyoruz. Şimdi de E- Reçete sistemine Arapça dili eklendi ama Kürtçe ’ye yer yok. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Konyalı bir Kürt ve bunu düşünmesi gerek. Sağlık Bakanlığının bir an önce Kürtçe dilini bu sisteme eklemeli” şeklinde konuştu.

‘KÜRTLERE ÇOĞU ŞEY REVA GÖRÜLÜYOR’
Ülkenin üçte birinin Kürt olduğunu ve Kürt dilinde hizmet vermenin bir zorunluluk olduğunu belirten Murat Ziya ise “Ülke de bu kadar Kürt varken Kürtçe dilinin kullanılmamasını anlamak mümkün değil maalesef. Biz bunu kabul edemiyoruz. Diyarbakır’da eskiden Türkçe bilen yoktu. Çoğu yaşlı vatandaşlarımız halen Türkçe bilmiyor. Derdini hastanede, eczanede nasıl anlatsın ki? Kürtçe dilin olmaması onları da zor durumda bırakır bizi de üzer. Durumun değişeceğini ve Kürtçe dil ekleneceğini düşünmüyorum ben. Çünkü sürekli biz Kürtler bu sıkıntıyı çektik. Çoğu şey Kürtlere reva görülüyor.” İfadelerini kullandı.

‘BU TÜR SORUNLAR BİZLERİ ÜZÜYOR’
“Hani Kürt sorunu yoktu, hani Kürtlere ayrımcılık yapmıyordunuz?” diyen Harun Yılmaz, şunları söyledi:

“Bugün her yerde Kürt sorunu yok denilmesine rağmen böyle bir düzenlemede Kürtçeye yer yok ise ben sorun var derim. Diyarbakır, Mardin, Batman gibi birçok yerde Türkçe bilmeyen Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı varken sen onların sorunlarına çözüm üretmeden elin Fransız’ına, Alman’ına bu imkânı veriyorsan ben sorun var derim. Şu topraklarda yıllardır beraber yaşayana bu imkânı vermiyorken Arap gelip rahat rahat hak sahibi olabiliyorsa sorun var derim. Bu tür sorunlar bizleri de üzüyor. Bu anlattığımız şeylerin maalesef karşı tarafta pek bir değeri yok gibi.”

BU DURUM KÜRTLERİ AYRIŞTIRIR
Bu tür uygulamaların Kürt’leri ayrıştırdığını belirten bir diğer vatandaş Hasan Solmaz ise sorunun çözümü için Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunarak, “Bu tür uygulamalar maalesef Kürtleri ayrıştırır. Dünya üzerinde bu kadar sıkıntı çeken başka bir toplum var mıdır? Bilinmez. Sağlık Bakanlığı hemen Kürtçe’ ye tekrardan yer vermeli ve bu imkânı biz Kürtlere vermeli. Anadilde hizmet herkesin hakkıdır. Avrupa’da herkes rahat rahat dilini konuşurken burada neden böyle anlamsız kararlar olur ki? Ortadoğu toplumları maalesef bu gerçeği halen idrak edebilmiş gibi değil” diye konuştu.