Kamuoyunda Şeyh Sait ismi üzerinden süren tartışmalarda saflar sıklaştırıldı.

Mesele Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin yeni çevreyolunun bulunduğu bulvara Şeyh Sait ismini verdiği iddiasıyla başladı.

Kayyım ile yönetilen belediyenin bu ismi vermesi (Ki isimlendirme Osman Baydemir döneminde Meclis kararıyla alınmış) üzerinden yapılan tartışmalarda iktidar adına Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu cevap verdi:

“Şeyh Sait bölgede herkesin değer verdiği bir isim. Dicle’de 1925 yılında başlayan bir hadiseyi kimi isyan, kimi provokosyon olarak değerlendirir. Şeyh Sait büyük bir alimdir, kanaat önderidir. Asıl bölücü bu ırkçı zihniyettir. Kimse Kürtleri bölücülükle suçlamasın. Bunlar yeniden geçmişte kalan acıları çatıştırarak ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen bölücülerdir. Bu vatan ırkçılardan çok Kürtlerin vatanıdır.”

Ardından aynı aileden İYİ Parti İstanbul milletvekili ve Genel Başkan yardımcısı olan Salim Ensarioğlu’ndan benzer bir açıklama geldi:

Salim Ensarioğlu: "Şeyh Said'in bir sürü yeğeni, akrabası bu ülkede milletvekilliği, Meclis Başkanlığı yapmış. Neden cenazesinin ailesine verilmesi bu kadar büyütülüyor? Ben hiçbir zaman ayrımcılık yapmadım. Bu ülke ne kadar Türklerinse o kadar Kürtlerindir.”

Parti farkı burada ortaya çıkıyor.

Galip Ensarioğlu’nun açıklamasına partisinden hiçbir olumsuz gelmemesine rağmen Salim Ensarioğlu’nun yaşadığı tam bir linç girişimi.

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Ensarioğlu’nun bu paylaşımının parti ile hiçbir ilişkisi olmadığını belirterek Ensarioğlu hakkında İYİ Parti lideri Meral Akşener’in talimatıyla disiplin süreci başlatılacağını açıkladı.

Ensarioğlu’nun buna tepkisi sert oldu, partisinden istifa etti. Ardından İYİ Parti Diyarbakır il ve ilçe örgütleri tümden istifa etti.

MHP’nin tepkisi malum ancak farklı bir çizgi üzerinden var olmaya çalışan İyi Parti, izlediği milliyetçi politikayla bölgede iyice yalnızlaştı.

Aynı şekilde CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bu tartışmayı tarihçilere bırakalım” deyip topu taca atarak, konuyu kapattı.

Milliyetçi kanadın aşırı tepkisi, muhafazakarların duruşu bir kez daha aradaki farkı net çizgilerle ortaya serdi.

Sözün özü ülkede Kürt meselesi üzerinde tartışmanın yürütüleceği tek bir alan kalıyor.

Muhafazakar çizgideki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halkta karşılığı olan böylesi bir durum karşısındaki duruşu partisine oy olarak dönecektir.